Asgari ücrette ikinci randevu için heyecanlı bekleyiş başladı. Bugün, işçi, işveren ve hükümet cephesinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu ikinci kez bir araya geliyor. Peki beklentiler neler? Asgari ücrete ne kadar zam olacak?
Asgari ücrette ikinci toplantı için geri sayım başladı. 2025 yılının asgari ücretini belirleyecek olan Asgari Ücret Tespit Komisyonu bugün saat 14.00’te ikinci kez bir araya gelecek.
‘İLK TOPLANTIDA RAKAM KONUŞULMADI’
Taraflar 10 Aralık tarihinde ilk toplantısını gerçekleştirirken, toplantı sonrasında TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar "İlk toplantıda herhangi bir rakam konuşulmadı" dedi. Ağar, “Biz makul ölçülerde bir ücret söylenirse o ücrette varız. Öngörülen enflasyon, gerçekleşen enflasyon bunlara katılmayız. Ama insanların yüzünün güleceği bir rakam olmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
“BAKAN IŞIKHAN’DAN ‘DENGELİ ÜCRET’ MESAJI”
Geçtiğimiz günlerde açıklamalarda bulunan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, asgari ücretin sadece sosyal adaletin ve ekonomik büyümenin sağlanmasında kritik öneme sahip olduğunu ifade ederek, Bakanlık olarak asgari ücretin hem çalışanlar hem de işverenler için dengeli bir şekilde belirlenmesini sağlamak için azami gayreti gösterdiklerini vurguladı.
‘ÇALIŞAN İLE İŞVEREN ARASINDA UÇURUM VAR’
Konuyla ilgili tüm merak edilenleri milliyet.com.tr’ye değerlendiren Yeminli Mali Müşavir ve Ekonomist Muhammet Bayram şu ifadeleri kullandı: “İşveren tarafının beklentisi %20 ila %25 civarında bir artış olması yönünde. Ancak çalışan tarafın beklentisi ile bu dönemde büyük bir uçurum var. Çalışan tarafın beklentisi %50 civarında bir artış olmasıdır.
İKİNCİ TOPLANTIDA RAKAM TELAFFUZ EDİLİR Mİ?
Daha önce TÜRK-İŞ Başkanı Atalay ‘açlık sınırının altında yokuz’ açıklaması yapmış ve bu yorumu yanlış anlaşılarak işçi tarafının bu konuda pazarlık masasında elini zayıflatmıştı. TÜRK-İŞ bu dönemde daha temkinli davranarak herhangi bir rakam açıklamasında bulunmuyor, ‘İşveren tarafının teklifini görelim ona göre karar vereceğiz’ açıklamasında bulunuyor. İlk toplantı niyetlerin taraflarca beyan edildiği toplantı oldu. İkinci toplantı ise devlet tarafından istatistiki verilerin sunulacağı toplantı olacaktır. Bu nedenle ikinci toplantıda herhangi bir rakam telaffuz edeceğini düşünmüyorum.
İŞÇİ, İŞVEREN HANGİ RAKAMDAN PAZARLIĞA OTURUR?
İşveren tarafı %20 ile %25’lik bir artış oranını istiyor ve yabancı kuruluşların da açıklaması %30’dan fazla bir artış olursa bunun enflasyona sebep vereceği noktasında. İşçi tarafının ise beklentisi çok daha farklı. En az %50’lik bir artış hatta ara dönemde bir zam da beklentileri mevcut. BU TOPLANTIDA HANGİ PARAMETRELERE BAKILACAK? İkinci toplantıda askeri geçim endeksleri, enflasyon oranları, bölgesel geçim endeksleri ve istatistiki veriler üzerinden konuşulacaktır. Ancak TÜRK-İŞ'in bir uygulaması var, bence bu uygulama çok yerinde. TÜRK-İŞ en fazla üyeye sahip olan sendika, bu nedenle asgari ücret toplantılarına katılıyor. Malum olduğu üzere sendikalar asgari ücret almaz yani sendikalı çalışan asgari ücretten daha fazla maaş alır. TÜRK-İŞ Başkanı da bunu dillendirmişti ve bu toplantıya asgari ücretlilerin katılması gerektiğinden bahsetmişti. Bu dönemde de bir aşçı, bir kuaför, bir karayolu işçisi ve bir gazeteci Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nda toplantılara katılıyor.
TÜM TARAFLAR ARASINDA BİR UZLAŞI OLUR MU?
İkinci toplantıda herhangi bir uzlaşı beklemiyorum. Hatta üçüncü toplantıda da herhangi bir uzlaşı beklemiyorum. Asgari ücret görüşmeleri dördüncü toplantıda sonlanacaktır. Devletin burada rolünü unutmamak gerekiyor. Devlet burada karar verici bir mekanizma değil. Bunun özellikle altın çizmek istiyorum. ‘DEVLET ADALETİ SAĞLAMA NOKTASINDA MASADA OLACAK’ Burada işçi tarafının ve işveren tarafından uzlaşması gereken bir toplantı mevcut. Bu toplantıya devlet başkanlık ediyor ki işçi ile işveren anlaşabilsin ya da taraflardan herhangi biri fazla menfaat sağlayamazsın. Bu nedenle Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan’ın bahsetmiş olduğu gibi devlet burada adaleti ve dengeyi sağlama noktasında masada olacaktır.
ASGARİ ÜCRETTE EN OLASI TAHMİN!
Asgari ücrette parametrelere bakmamız gerekiyor. Birinci parametremiz Sayın Cumhurbaşkanının ‘çalışanı enflasyona karşı ezdirmeyiz’ sözü. Malumunuz olduğu üzere ara dönemde bir artış yapılmadı ve yıllık enflasyon oranı üzerinden bir rakam telaffuz edilmesi gerekiyor. Yıl sonu enflasyon oranının %45 civarında olması beklenmekle birlikte 2024 yılı asgari ücreti için (bir önceki dönem) %12 puanlık verilen ilave refah payını düştüğümüzde 2025 yılı asgari ücreti için %33 ile %34’lük bir oran karşımıza çıkıyor. Bir diğer parametre bütçe görüşmelerinde devletin sigorta prim gelirlerinden elde edeceği geliri %30’luk bir artışla hesaplaması yani tüm ücretlerden elde edilecek prim gelirinin en az %30 olacağı tahmin ediliyor. Bir diğer parametremiz de bu. %30 ila %34’lük bir artış 22.100 TL ila 22.800 TL civarına tekabül ediyor. Ben bu rakamın 23.000 TL civarında oluşabileceğini tahmin etmekteyim.”